Hadrianus Kapısı (Üç Kapılar)
Hadrinus Kapısı, Roma İmparatoru Hadrian’a adanmıştır. M.S. 139 yılında yapılmış olan bu yapıda, yuvarlak kemerlere sahip 3 adet kapı açıklığı yer alıyor. Sütunları hariç tüm yapı beyaz mermerden yapılmıştır. Bunun yanı sıra kapının eşsiz oyma ve kabartmalar ile süslendiğini ifade etmek mümkün. Kapının iki tarafında da 2 adet kule bulunuyor. Kapının güney kısmında yer alan Julia Sancta Kulesi, Hadrian döneminden kalmıştır. Kuzeyindeki ise antik çağdan günümüze kadar gelmiş olup Selçuklular döneminde inşa edilmiştir.
Kapı, dört ayak üzerinde yükselen üç gözlü girişi ve sütunlarla süslü çift cepheli mimarisi ile Roma Şeref Tak’ı görünümündedir. Elde edilen bilgilere göre Tak’ın üzerinde imparator ve ailelerinin heykelleri yer almaktaydı. Ancak bunlardan günümüze ulaşan olmamıştır. Pamfilya Bölgesinin en güzel kapılarından biri olan Hadrianus kapısı döneminin önemli mimari öğeleri ile o dönem bu bölgede tüm medeniyetlerin izlerini taşıyor. Kaleiçi ve modern Antalya’yı birleştiren bir kapı olarak ifade edilebilir.
Kesik Minare ve Korkut Cami
Kırık minare Camii olarak da bilinen bu cami, M.S. 2.yüzyılda Roma tapınağı olarak inşa edilmiş bir yapıdır. 7.yüzyılda Bizans döneminde ise Meryem Ana’nın şerefine bir kiliseye dönüştürülmüştür. Ancak bu dönemde Arap istilası nedeni ile çok ağır hasar gördüğü bilinmektedir. 9.yüzyılda yeniden onarılan yapı, Anadolu Selçuklu Devleti döneminde yani 13.yüzyılın başlarında camiye dönüştürülmüştür.
1361 yılında Kıbrıs Haçlı Kralı’nın Antalya’yı fethettiği dönemde cami, tekrar kiliseye dönüştürülmüştür. Yapı, Osmanlı Sultanı II. Beyazıt’ın oğlu Şehzade Korkut döneminde tekrar cami olmuştur. Bu nedenle söz konusu cami aynı zamanda Korkut Camii olarak da bilinmektedir. 1800’lü yıllara kadar kullanılan camii bir yangın ile büyük hasar almıştır. Camiinin ana binası yangında yıkılmış olup 1800’lerden bu yana Kesik Minare olarak adlandırılmaktadır. 2019 yılında ise üst külah ve şerefeler restore edilmiştir. Bu caminin en önemli özelliği ise Antalya’da Türklere ait ilk cami olmasıdır.
Hıdırlık Kulesi
Antalya Kaleiçi’ndeki en önemli yapılardan bir tanesi olan Hıdırlık Kulesi, 14 metre yüksekliğinde bir kuledir. Bu tarihi kulenin alt katı kare şeklinde ve üst kısmı ise silindir şeklindedir. Kalenin üst katında kalın duvarların arasında kalan geniş bir gezinti alanı bulunmaktadır. En alt katta ise küçük bir oda yer almaktadır. Alt kattaki odalar son derece karanlık olup adeta bir mezar formundadır. Kulenin tarihi, ne zaman ve kimin için yapıldığı ile ilgili bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak kulenin Latin tarzında inşa edilen bir anıt mezar olduğu ile ilgili düşünceler vardır. Bu kulenin çok benzerlerine Roma’da rastlanmıştır.
Kule ile ilgili bir başka rivayet ise deniz feneri olarak kullanıldığı ile ilgilidir. Bu rivayete göre körfeze gelen gemiler bu kuleden takip ediliyordu. Sağlam bir yapısı olması nedeni ile savunma kalesi olarak kullanılmış ve işaret ateşi yakılmış olduğu da düşünülmektedir. Bunların yanı sıra doğu kısmında yer alan giriş kapısı yıllardır kitlidir. Yalnızca Gılgamış Destanı isimli tiyatro oyunu için açılmış ve tekrar kilitlenmiştir.
Yat Limanı
Attleis Antik Kenti kuruluşundan önce Yat Limanı’nda Korykos adı ile bilinen bir korsan limanı biliniyordu. ”Kaya Kovuğu” anlamında gelen Korykos, falezlerin hem doğal yapısı hem de sığınma limanı oluşu bakımından önem taşımaktadır. Tarih boyunca yoğun bir şekilde kullanılmış olan yat limanı, günümüzde de son derece büyük öneme sahiptir.
